Anasayfa / Kahramanlar / Moskov

Önerilen Eşya Dizilimi

Eşyalar

Dayanıklı Botlar
Bozulma Tırpanı
Altın Asa
Canavar Avcısı Kılıcı
Doğa Rüzgarı
Korkunç Silah

Amblem

Özel Nişancı Amblemi

Savaş Büyüsü

İlham

Yetenekler

Sessizlik Mızrağı

Moskov’un Temel Saldırıları hedefi delip geçer ve birincil hedefin arkasındaki rakiplere de sekerek (68% Toplam Fiziksel Saldırı) – (110% Toplam Fiziksel Saldırı) Fiziksel Hasar verir (kahraman seviyesiyle orantılıdır). Hedefe isabet eden her Temel Saldırıdan sonra Çukur Gezgini’nin bekleme süresi 0.8 ve Istırap Mızrağı’nin bekleme süresi 0.8 saniye azalır.

Hikaye

Çölün İntikam Savaşçısı: Moskov

Bir zamanlar cesur ve korkusuz bir çöl savaşçısı olan Moskov, düşmanı Khaleed ile yaptığı savaşta can verdi. Ancak ölümünün ardından ruhu, çöl tiranı Khufra tarafından kumların altına gömülen karanlık girdap ile karşılaştı. Yüzyıllardır, bu girdap çöl kabileleri arasında çatışmalar körükledi ve dökülen kanlardan beslenerek karanlık enerji biriktirdi. Girdabın zehirli etkisi çölü bir şiddet ve acı döngüsüne hapsetse de, kendisi de özgürlük arıyordu. Moskov, intikam vaadi ile kandırılarak girdabın çekirdeği olan Huzur Mızrağı‘nı çıkardı ve karanlığın gücüyle yeniden doğdu. Artık kumların üzerinde, Khufra’dan intikam almak için dolaşıyor.

Karanlığın Çağrısı

“Uyanık mısın, kuzucuk?
Sanırım bu zavallı sürüde bir istisnasın.
Neden burada olduğunu bilmek ister misin?
Öyleyse sus ve dinle…”

Yaşarken adın Moskov’du, ama artık önemi yok. Evet, öldün. Düşmanların seni kumlara çivileyen mızraklarla iç organlarını deldi. Kanın kumları kırmızıya boyadı. Ama kemiklerinde hâlâ isyan vardı. Ölümde bile yenilgiyi kabul etmedin.

Evet, başarısız oldun. O savaş, kabinenin sonuydu. Rakibin Khaleed, üç kat fazla askerle gelmişti. Yine de kaçmadın çünkü kan davası geri dönülemez bir noktadaydı. Ne trajik bir kahramansın!

Son anlarında, bu ölümün bir çöl savaşçısına yakıştığını düşünmüş olmalısın. Altın kumların seni şanlı salonlara taşıyacağını, adını tarihe kazıyacağını sandın…

Ne kadar zavallı.

Etrafına bak. Burası sandığın şanlı salon değil, uçsuz bir karanlık girdabı. Çölün altında gizleniyor, her kum tanesini kirletiyor. Ayaklarının altında atalarının kemikleri, üstünde işkence görmüş ruhların çığlıkları var. Hepsi bu girdaptan kaçamaz. Karanlığa yem olacaklar…

“Sonunda bana karışacaklar.
Ben kim miyim?
Saf karanlığın silahıyım.
Savaş, ölüm ve acıyla beslenirim. Sen bunu hep biliyordun.
Çöl kabileleri arasındaki kavgalar, seni bir savaş makinesine dönüştürdü. Peki nedenini hiç sorguladın mı?”

İntikam Ateşi
Gözlerindeki öfkeyi görüyorum. Artık her şeyi anlıyorsun.
“Hepiniz benim için sadece yemdiniz. Bir koyun sürüsü…
Ama kaderimiz aynı. Güçlü olsam da, başkasının piyonuyum.
Çölün kralı Khufra, Tivacan Harabeleri’nin altında uyuyor. Beni burada güç toplamam için gömdü. Şimdi uyanmak üzere…
Ona lanet olsun!”

Öç almak istiyorsun, değil mi?
“Öfken takdire şayan. Kanın yeniden kaynıyor.
Hakikati öğrendikten sonra sürüden kaçmayı dileyen ilk kişisin.
Öfken bedenini uyandırıyor. Gururun, acın, nefretin…
Gel! Beni bu lanetli girdaptan çıkar. Özgür kıl.
Nefret et! Tarih tarafından unutulduğun için. Bir piyon olduğun için.
Yan! İntikam ateşi en parlak yananıdır.
Karanlığı kucakla ve çölü sonsuza dek sustur!”